ÖNCEKİ YAZILAR: X. Philomena, 8. American Hustle, 7. Dallas Buyers Club, 6. Her, 5. Nebraska, 4. Captain Phillips, 3. Gravity
2. THE WOLF OF WALL STREET
Türkiye sinemalarında 7 Şubat’ta gösterime girecek
olan The
Wolf of Wall Street, yönetmen Martin Scorsese ve Leonardo DiCaprio’nun muhtemelen
78. işbirliği. Para bağımlısı bir grup Wall Street simsarının seks ve
uyuşturucu dolu, gerçekten yaşanmış hikâyesi, bu sezonun en tartışmalı filmlerinden biri oluverdi.
Her yer Türkiye olmadığı için, söz konusu tartışmaların
merkezinde “abbovv, sex yapiyürler,”
gibi bir itirazdan ziyade (!), yönetmen Martin Scorsese’nin bu iğrenç
karakterlere olan “anlayışlı” ve
yargılamayan tutumu vardı. Binlerce insanı alenen dolandıran, yüzlerce
ailenin bütün birikimlerini kaybetmesine sebep olan, etik ve ahlak anlayışından
yoksun bu insanların zevk-ü sefa içinde yaşadığı hayatları, nasıl olur da seyirciye
imrendirilecek şekilde gösterilirdi?
Jordan Belfort’un Leonardo DiCaprio tarafından canlandırılan bir idole
dönüştürülmesi, mağdur ettiği insanlara edilmiş bir hakaret değil miydi?
Aslında bu argümanın çıkış noktasını
anlayabiliyorum. Yaptıkları şeyin yasadışı olduğunu tamamen bildikleri halde,
aşırı servetin getirdiği hissizlikle, aklınıza gelebilecek her türlü abartılı
davranışı sergileyen, sevilecek hiçbir yanı olmayan, hatta düpedüz itici olan
bu karakterler, filmi rahatsız edici bir sinema deneyimine dönüştürüyor. Buna
rağmen, 3 saatlik filmin muhtemelen 2 buçuk saatini (!) dolduran “paranın *na koyduk be!!!!” temalı
parti sahneleri de, kişisel olarak cezbedici bulmasam da, pek çoklarının hayallerini
süslüyor olabilir.
Fakat
bana göre filmi çok başarılı ve etkileyici yapan şey tam olarak bu.
Bu insanlar iğrenç, açgözlü o* çocukları. Jordan
Belfort dünyada yanlış olan her şeyin vücut bulmuş hali. Ve elbette tek değil. Finans
piyasalarını kontrol eden bu insanlar, aklınızın almayacağı meblağları cebe
indirmeye hala devam ediyorlar (hala
izlemediyseniz, 2010 yapımı Inside Job
belgeselini mutlaka izlemelisiniz).
Ama bu insanların sürdürdüğü ve The Wolf of Wall Street’te uzun uzun, bütün detaylarıyla şahit
olduğumuz yaşam tarzı, her şeye rağmen,
toplum bilincine yerleştiğini sandığımız bütün etik ve ahlak kurallarına rağmen,
yine de milyonlarca insanın gıpta
ettiği bir şeyse; ortadaki sorun Scorsese’nin bir Hollywood filmiyle bunları
gözümüze sokması değil, paranın toplum üzerinde kurduğu tahakkümün ta
kendisidir.
Scorsese’nin böyle bir mesaj vermekle yükümlü olmaması bir yana, filmin son sahnesi
ve hatta son karesinde tam olarak bunun ima edilmesi de, gözümde oldukça
yükseltiyor The Wolf of Wall Street
filmini.
Kolay para kazanmanın yaptığı bağımlılığı anlatan, açgözlülük ve hırsın kurbanı olmuş insanların
dürüstlük ve hakkaniyet gibi
erdemleri ne kadar kolay kaybedebileceğini gösteren bir film The Wolf of Wall Street.
Bu temadan yaklaşırsanız, günümüz Türkiye’sini
kontrol eden aktörlerin hikâyesini de anlatıyor denebilir.
YARIN:
1 NUMARA! BLOG YAZARI ÖYLE BİR FİLMİ SEÇTİ Kİ…
~Tıklanma sayısını artırmak
isteyen haber sitesi hesabı!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder